AK Parti, İYİ Parti’den seçime girerek kazanan iki milletvekili ve çoğunluğu Yeniden Refah Partisi’nden toplam 13 belediye başkanını düzenlediği törenle partiye katmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti saflarına katılan siyasilere rozetlerini törenle takmıştı. Eski CHP Milletvekili Cumhuriyet Gazetesi yazarı Mustafa Balbay ise AK Parti’nin düzenlediği “transfer operasyonu” için ilginç bir iddia ortaya attı.
AK Parti, 31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerden tarihinde ilk kez CHP’nin ardından ikinci parti olmuştu.
Bugün partinin 23’üncü yıl dönümü etkilinlerinde, AK Parti’ye katılan belediye başkanları ve milletvekilleri de tanıtıldı.
Eski CHP Milletvekili Mustafa Balbay ise TELE 1’de katıldığı programda AK Parti’nin yaptığı transfer için 15 milyon dolar (500 milyon TL) bütçe ayırdığını iddia etti.
“Böyle bir ortamda AK Parti’ye geçmek için ya kişisel olarak istikbalinizi düşünüyorsunuz demektir, ya da Ak Parti’ye geçmekten başka çareniz kalmamış demektir. Yani her yöntem kullanılarak. Ankara’da AK Parti’nin bu tür transferler için en az 500 milyon lira ayırdığı konuşuluyor.”
Dünyanın en çok tüketilen cipslerinin başında gelen Pringles’ın sahibi Kellanova şirketi, toplam 29 milyar dolarlık bir anlaşma ile Mars şirketi tarafından satın alınıyor. İki şirketin anlaşması, ABD Başkanı Joe Biden tarafından atanan gözlemcilerin onaylaması sonrasında resmiyet kazanacak.
Pringles, geçtiğimiz günlerde “Türkiye’den çekiliyor” haberiyle gündem olmuş ancak şirketten yapılan açıklamada haberlerin doğru olmadığı açıklanmıştı.
Ünlü cips markası bu sefer ise milyar dolarlık satın alma ile manşetlerde.
CNBC-e’de yer alan habere göre; ABD’li gıda devi Mars, Pringles ve Pop-Tarts ürünlerinin sahibi Kellanova isimli şirketi, toplam 29 milyar dolar ödeyerek satın alacak.
M&M’s, Snickers ve Skittles gibi ürünleriyle tanınan ABD’li Mars, aynı zamanda şirketin 6 milyar dolarlık net borcunu da üstlenecek.
Dünyanın en büyük aile şirketlerinden biri olan Mars, yıllık 50 milyar doları aşan satışlara ve 150 binden fazla çalışanı olan bir iş gücüne sahip.
Anlaşma, rekabet gözlemcilerinin radarına takılabilir. Başkan Joe Biden yönetimi tarafından atanan gözlemciler, ABD’de büyük birleşmeler ve satın almalarlar agresif bir şekilde mücadele ediyor. Dolayısıyla bu anlaşma da antitröst engellerle karşılaşabilir.
AK Parti’nin 23’üncü yıl dönümü programında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘Kendi yorulmuş hisseden varsa onlardan kenara çekilip biraz soluklanmasını istiyoruz. Hiçbir arkadaşım koltuğuna yaslanıp rehavete kapılma lüksüne sahip değil’ dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu sözleri sonrası AK Parti’ye katılan isimlere rozetlerini taktı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti’nin kuruluşunun 23’üncü yılında düzenlenen özel programda açıklamalarda bulundu.
Farklı partilerden AK Parti’ye katılan milletvekilleri ve belediye başkanları açıklandı. AK Parti’ye katılan isimlere rozetleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan taktı.
TRT Haber’in aktardığına göre yeni genelge ile göre ilkokullarda sınav saati kaldırıldı.
MEB’den okulların açılmasına sayılı gün kala dikkat çeken hamle geldi. Milli Eğitim Bakanlığı, yeni eğitim öğretim yılı hazırlık genelgesini yayımladı.
TRT Haber’in aktardığına göre yeni genelge ile göre ilkokullarda sınav saati kaldırıldı. Ölçme yaklaşımı yerine, artık süreç odaklı ölçme ve değerlendirme uygulamaları benimseneceği açıklandı. Ayrıca dağıtımı yapılan kaynaklar dışında kaynak aldırılmaması için tedbir alınacağı vurgulandı.
Gazeteci Fatih Altaylı, bugünkü yazısında iktidara yüklendi. Altaylı, sokak röportajında yaptığı açıklamalar nedeniyle bir yurttaşın tutuklanmasını sert bir dille eleştirdi.
Gazeteci Fatih Altaylı bugünkü yazısında 9 Temmuz’da meydana gelen kazada 17 yaşındaki Batın Barlas Çeki’nin ölümüne sebebiyet veren eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın kızı Fatma Zehra Kınık’ın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasını hatırlattı.
Fatih Altaylı yazısının devamında ise şunları söyledi:
“Dilruba K’nın sözleri en fazla hakaret olarak yargılanabilir. Bunun da cezası belli. Birkaç ay hapis cezası alır. İlk suçu olduğu için kararın açıklanması ertelenir. Erteleme istenmese bile birkaç ay hapis cezası yatılmadığı için ceza yatmaz. Zaten bu kadar düşük ceza istenecek bir suç için de tutuklama falan olmaz. Katiller, Kızılay eski başkanlarının adam öldürmüş çocukları tutuksuz yargılanırken, kime söylendiği belirsiz bir hakaret suçundan dolayı kimse tutuklanmaz. Abuk ve hatta belki de hukuken ahlaksızca olan dava açılması değil, tutuklama kararı verilmesidir. Bu kararlar Türk milleti adına verilmiş olamaz, vicdani olamaz. Olsa olsa veren açısından ayıp olur.”
Nişanlar da artık en az düğünler kadar şatafatlı. Peki hiç kotla nişan yapan bir çift görmüş müydünüz? Buyurun genç çiftimize bakalım…
Evde yapılan nişanlar bile artık neredeyse düğünler kadar gösterişli. Süslü masalar, şekilli sandalyeler ve genç çiftin oturacağı alana yapılan dekorlar… Hepsi ayrı ilgi çekici.
Ancak bu gösteriş yerine oldukça sade bir şekilde yüzük takanlar da var.
Mesela Büşra ve nişanlısı, oldukça gündelik bir şekilde bu töreni gerçekleştirmiş.
Büşra normalde instagram fenomeni de olduğu için nişan töreninde giydiği kot bazıları tarafından eleştirilmiş, bazıları tarafından da takdir edilmiş.
Durumun açıklaması da böyle…
Bakın genç çifte gelen farklı bakış açılarından yorumlar 👇
İstanbulluları yakından ilgilendiren bir uyarı geldi. İstanbul Avcılar yan yoldaki elektrik altyapı onarımı dolayısıyla ara verilen metrobüs hattındaki ‘Beyaz Yol’ çalışması yeniden başladı.
Konuya ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediyesinden (İBB) açıklama geldi.
Açıklamada, Avcılar’daki İBB Sosyal Tesisleri ile Yenibosna durağı arasındaki metrobüs yolunda gerçekleştirilecek “Beyaz Yol” çalışmasının 45 gün sürmesi planlandığı yer alırken, çalışma nedeniyle D-100 kara yolu Kadıköy istikameti 2 şeride düşürüleceği ifade edildi.
Ayrıca açıklamada, çalışma bilgileri, metrobüs araçlarında ve duraklarda anons ve duyurularla yolculara hatırlatılacağı bilgisi de verildi.
Adana’dan şaşırtmayan ilginç görüntüler geldi. Adana’da sıcaktan bunalan gençler buldukları buzdolabını kayık yapıp sulama kanalına açıldılar.
Bunaltan sıcaklar Adana’nın bir türlü yakasından düşmedi. Adana’da hava sıcaklığı 40 dereceye nem oranı ise yüzde 85’lere ulaştı. Nem ile birlikte hissedilen sıcaklık 50 dereceyi buldu.
Bunaltan sıcaklarla mücadele eden Adanalılar çareyi sulama kanallarında buldu. Çocuklar, yine tehlikeli olmasına rağmen sulama kanalında serinlemeye çalıştı.
Merkez Yüreğir ilçesine bağlı Bahçelievler Mahallesi’nde yaşayan gençler sulama kanalında akılalmaz bir yöntemle motorunu ve kapaklarını söktükleri buzdolabını kayıp yapıp onunla kanala kanala girdiler.
Buzdolabının içerisine yatarak kanalda sürüklenen gençler, “Bizim teknemiz yok ama bu bizim milyonluk yatımız” dedi.
Sulama kanalında yüzen 17 yaşındaki Mehmet Karataş, “Adana sıcak olduğu için suya girmekten korkmuyoruz. Serinlemek için mecbur suya giriyoruz. Burada yüzmeyi bilmeyenler boğuluyor. Yüzmeyi bilenler için sorun olmuyor. Bizler kendimizi kurtaracak kadar yüzme biliyoruz. Yorulunca dinleniyoruz sonra tekrar suya giriyoruz” dedi.
16 yaşındaki Ahmet Yasin ise kanalda yüzmekten korkmadığını belirterek, “Kanala girmekten korkmuyorum. Yüzme bilenler boğulmuyor, bilmeyenler boğuluyor. Biz kanala serinlemek için giriyoruz. Bu sıcakta yüzmeyip ne yapacağız” diye konuştu.
Atatürk’ün süt kardeşi Saime hanımla 1916 yılında birbirlerine gönderdikleri mektuplar ilk kez ortaya çıktı. aile fertlerine ve yakın çevresine maddi yardımda bulunan Atatürk’ün süt kardeşi Saime Hanım’a 1923’te 100 lira para yardımında bulunduğu öğrenildi.
Mustafa Kemal Paşa’nın 16. Kolordu Komutanı olarak Diyarbakır Silvan’da 15 Temmuz 1916’da süt kardeşinden mektupta, Saime Hanım’ın eşinin gönüllü olarak orduya katılmasına ilişkin bilgi ile anne ve babasının Mustafa Kemal Paşa’ya özlemi aktarılıyor.
Türk Tarih Kurumunun adını bizzat Atatürk’ün verdiği ve 1937’de yayın hayatına başlayan “Belleten” dergisinin son sayısında yayınlanan Doç. Dr. Kenan Özkan ve Prof. Dr. Sevilay Özer’in öncelikli olarak Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivi Belgeleri, Türk Tarih Kurumu belgelerine dayanarak kaleme aldıkları “Mustafa Kemal Paşa’nın Süt Kardeşi Saime Hanım ile Mektuplaşması” konulu makale yayımlandı.
Atatürk’ün hayatına ilişkin yerli ve yabancı araştırmacılar tarafından çok sayıda çalışma yapıldı. Bu çalışmalar, Mustafa Kemal Paşa’nın annesi Zübeyde Hanım, kız kardeşi Makbule Hanım’ın ve yakın tanıkların anlatımları ve belgelere dayandı. Makalede bu çalışmalardan farklı olarak, Mustafa Kemal Paşa’nın 2. Ordu’ya bağlı 16. Kolordu Komutanı olarak Diyarbakır Silvan’da bulunduğu bir sırada İstanbul Çengelköy’den, “Süt Hemşireniz Saime” imzasıyla gönderilen 15 Temmuz 1916 tarihli bir mektup aldığı ve bu mektuba, 26 Ekim 1916’da “Hemşirem Hanımefendi” hitabıyla başlayan bir mektupla yanıt verdiği belgelendi.
Atatürk’ün süt annesinin olduğuna ilişkin bilgi, Milli Mücadeleye katılan, Cumhuriyet dönemi gazetecilerinden Enver Behnan Şapolyo’nun 1955’te yayımlanan “Atatürk’ün Hayatı” kitabında Makbule Hanım ile yaptığı söyleşide yer alıyor. Makalede de işaret edilen Atatürk’ün bebeklik dönemine ait bu bilgiyi, Makbule Hanım annesinden duyduklarına göre Şapolyo’ya şu ifadelerle anlatıyor: “…Ağabeyim Mustafa doğduğu zaman, babam Ali Rıza Bey, bir kılıç getirerek kundağının başına koymuş, annemi de tebrik etmiş. Annemin az sütü geldiğinden babam Ümmügül adında bir sütnine tutmuş.” Makalede, Atatürk’ün süt annesinin varlığının süt kardeşinin ortaya çıkması ile netlik kazandığı vurgulandı.
Ağustos 1915’te 16. Kolordu Komutanlığına atanan Albay Mustafa Kemal, 11 Mart 1916’da Edirne’den hareket ederek 19 Mart’ta Halep’e geldi, ardından 27 Mart’ta Kolordunun toplanacağı Diyarbakır’a ulaştı ve 16 Nisan’da karargahını Silvan’da kurdu.1 Nisan 1916’dan itibaren de “Mirliva/Tuğgeneral” rütbesine terfi eden Mustafa Kemal Paşa, Silvan’da bulunduğu sırada “Muhterem kardeşim” hitabıyla başlayan ve “Çengelköy Kuleli’de Set başında 12 numaralı hanede tabip Miralay Osman Bey’in kerimesi ve Tırhalalı Abdullah Bey hafidesi, süt hemşireniz Saime” imzasını taşıyan 15 Temmuz 1916 tarihli iki sayfalık bir mektup aldı.
Mektuptaki ifadelere göre, 3 çocuğu olan Saime Hanım’ın mektubu kaleme alış amacı, gönüllü olarak orduya katılan eşinin himaye edilmesi talebini Mustafa Kemal Paşa’ya iletmek olduğu dikkat çekiyor. Saime Hanım mektubunda, annesi ve babasının sağlık durumlarından söz ettikten sonra her ikisinin de uzun zamandır Mustafa Kemal Paşa ile görüşememeleri nedeniyle duydukları üzüntüyü ifade ediyor.Mustafa Kemal Paşa, bu mektuba, 26 Ekim 1916’da “Hemşirem Hanımefendi” hitabıyla başlayan bir mektupla Silvan’dan 26 Ekim 1916 tarihli mektubuyla cevap verdi. Mustafa Kemal Paşa’nın mektuptaki ifadesine göre, iki süt kardeş, Selanik’te 13 Ocak-11 Şubat 1899 tarihleri arasında tanıştıkları ve 1916’ya kadar bir daha iletişime geçmedikleri anlaşılıyor.
Saime Hanıma, eşinin memur bulunduğu telgraf müfrezesiyle beraber kendisinin karargahına katıldığını haber veren Mustafa Kema Paşa’nın mektupta bazı ifadelerin üzerini çizdiği de görülüyor. Saime Hanım’ın Mustafa Kemal Paşa’dan fotoğraf istemesi üzerine mektubunda şu yanıtları veriyor: “Arzunuz veçhile bir fotoğrafımı takdim etmek benim için bir şeref olacaktı. Fakat yanımda bulunmadığı gibi burada aldırmak da şimdilik mümkün değil. Ancak Beşiktaş’ta Akaretler’de 76 numarada ikamet eden validem ve hemşirem nezdinde bazı fotoğraflarım olduğunu zannederim. Çocuklarınızla beraber gözlerinizden öperim.”
Saime Hanım’ın mektubundaki ifadelerine göre, eğitimli bir kadın olduğu ve çocuklarını dönemin önde gelen okullarında okuttuğu anlaşılıyor.
Saime Hanım ve Mustafa Kemal Paşa’nın 1916’daki mektuplaşmadan sonra bir araya geldiklerine dair bilgi ya da belge bulunmamakla birlikte tekrar temas kurdukları makalenin öngörüleri arasında bulunuyor.
Makalede atıfta bulunulan Dr. Ali Güler’in ‘Benim Ailem’ isimli kitabındaki bilgiye göre, aile fertlerine ve yakın çevresine maddi yardımda bulunan Mustafa Kemal Paşa’nın süt kardeşi Saime Hanım’a 1923’te 100 lira para yardımında bulunduğu görülüyor.
Eldeki belgeler ışığında süt kardeşlerin temasının bununla sınırlı olduğu görülen makalede, 1923’ten Atatürk’ün vefatına kadar geçen sürede görüştükleri ya da haberleşmiş olduklarına dair bir bilgi ya da kayıt bulunmuyor.